“O Çok Cesur Bir Kız”

Geçenlerde katıldığım bir eğitimin hocası aynı zamanda Fizyonomi eğitimi almış, çıkışta bana “Sen odaklanan, net çizgileri olan birisin, çok sabırlısın ama sabrın taşarsa gemileri yakar, arkana dönüp bakmazsın” dedi. Adam gittikten sonra düşündüm Allah Allah gerçekten öyle miyim acaba diye. 😄 Yanımdaki arkadaşım hoca anlatırken “Aynen öyle hocam, vallahi aynen öyle” diyip duruyordu. Ben ise en son ne zaman gemileri yaktığımı düşünüyordum.

Büyüdükçe daha temkinli oluyorsunuz galiba. Tüm bu temkine rağmen daha tahammülsüz. Bu ikisi arasında dengeyi kurmak biraz zor, sancılarımız da bu yüzden.

Yapmak istemeyip yapmak zorunda olduklarımız, katlandıklarımız ve artık katlanamadıklarımız… Tüm bunların ortasındayken gemileri yakıp gitmek birkaç defa düşünmeyi gerektiriyor.

İşin en kötü tarafı korkuyoruz. Şimdi hatırlamıyorum nerede, bir yerde okumuştum, hatırladığım ve kattığım kadarıyla, ruh diyordu, sınırsız genişlikte, özgür. Beden küçücük, daracık, kısıtlı. Tanrı ruha soruyor “Bedenin içine girer misin?” Korkmuyor ruh o bedene sıkışmaktan, dünyaya gitmekten, orada yaşayacaklarından, haydi diyor, sok beni bedene ve dünyaya gönder.

Koca ruh cesur davranıyor ve bedenlenip dünyaya geliyor. Elini ateşe yaklaştırıyor, yanıyor, ateşten korkmaya başlıyor. Bisiklete biniyor, düşüyor, düşmekten korkuyor. Seviyor, karşılık görmüyor, sevmekten korkuyor. Hastalanıyor, ölümden korkuyor. Terk ediliyor, yalnızlıktan korkuyor… O ufacık bedene hapsolup dünyaya gelmeyi göze alacak kadar cesur olan ruh korkuyla tanışıyor ve cesaretli olmayı unutuyor.

Korktuğum için sabrettim bazen ben de. Kaybetmekten korktum çoğu kez. Öyle maddi şeyleri değil, sevdiklerimi, sahip olduğum tüm maneviyatları.

Yaşadığım her şeyi ben seçtim, tıpkı dünyaya gelmeyi seçtiğim gibi. Bazen gemileri yaktım, bazen yanan geminin içinde kaldım. Kül oldum, küllerimden doğdum. Bazen bir deli kadar umursamaz, bazen bir aciz gibi eli kolu bağlı kalıp akışa sığındım beni aydınlığa çıkarması umuduyla.

Tüm bu anlarda ise tek bir amacım vardı: Vicdanlı kalmak. Ne olursa olsun kendimle baş başa kaldığımda duruşumla gurur duymak. Çünkü “kazanan” olmanın tek yolu bu benim dünyamda.

Fotoğraftaki bebeği çok sevdiğim bir ablam doğum günü hediyesi olarak benim fotoğrafımı göndererek yaptırmış. Adı Şebo. Şirkette masama koydum onu. Cuma günü ofisten çıkarken iş arkadaşım “Şebo’yu da götür, karanlıkta korkar” dedi, yok dedim, korkmaz, o çok cesur bir kız.

https://youtu.be/BF4dZnwa5Go


Yorumlar

““O Çok Cesur Bir Kız”” için 2 yanıt

  1. Mine Kavalalı avatarı
    Mine Kavalalı

    Ruh korkmaz canim Şebo’m..cunku Ruh’umuz Tanrisal’dir.Korkan ise bizim Dünya’ya baktığımız yuregimizdir.Ama biz korka korka büyür, ve icimizdrki ruhsal cesareti öğreniriz .

    1. ❤️🌸

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir